Coach Carter 2005 Amerikan yapımı dramatik spor filmidir. Thomas Carter'ın yönetmenliğini üstlendiği yapımın başrollerini Samuel L. Jackson, Rob Brown ve Robert Ri'chard paylaşmaktadır. Filmin olay örgüsü Richmond High School basketbol koçu Ken Carter'ın yaşamöyküsüne dayanmaktadır.^[1]

Bir gün mezun olduğu lisenin müdürü , basketbol takımını yönetmesi için teklifte bulunmaya kendisine (Samuel Jackson) gelir. Önce bu teklife sıcak bakmayan ama oyuncuların aynı zamanda lise öğrencilerinin düzensizliklerini görünce kabul etmek durumunda kalır. Koç Carter’ın ilk olarak yaptığı değişim, öğrencilerini disipline sokmaktı. Tabi başına buyruk yaşamış, antrenmanları ve basketbolu pek takmayan, ne yapacağını bilmeyen bu gençleri disipline etmek ve kumanda etmek pek kolay olmayacaktı. Koç Carter’ın yaptığı şu konuşma "Her 3 siyahi gençten 1 tanesinin hapishanede olduğunu ve eğer buradaki gençlerin bu spora önem vermeyip, akıllarını başlarına almazlarsa o gençler arasına katılabileceğini" öğrencilerin düşünmeye itiyor.^[2]

Oyuncuların basketbola devam edebilmesinin en önemli şartı notların yüksek olması, derslere girileceği ve derslerde en ön sırada oturulacağıdır. Takımda gerçekten düzelmeler olur öğrenciler yavaş yavaş Koçun düzenine uyum sağlarlar ve galibiyetler de gelmeye başlar. İşte bu takım ruhu ve disiplin koç Carter'ın en başından beri istediği durumdur. Bu kadar disiplinli idmanlar yaptırması sonunda oyuncularına geçmiştir. Galibiyetler peşi sıra gelir televizyonda Richmond lisesi gösterilir Koç Carter ile röportajlar yapılır fakat bir sorun vardır. Öğrenciler sözleşmeye uymazlar: notları düşer, derslere girmezler bunun üzerine Koç yine kendine yakışır bir hareket yapar ve basketbol sahasının kapısına zincir vurur. Oyuncularını kütüphanede toplar, öğrencilerinin yarısının mezun olduğunu kalanların hapishanelerde ya da uyuşturucu bataklığında çürüdüğünü ayrıca Amerika’da zencilere karşı olan tutumları anlatan mükemmel bir konuşma yapar. Fakat ailelerin baskısına dayanamayan okul müdürü basketbol sahasının kapısını açar bundan haberi olmayan Koç bir sabah okula girdiğinde kapıyı açık görünce deliye döner. Sahadan içeri girdiğinde hiç beklemediği bir manzara ile karşılaşır oyuncular hep birlikte ders çalışıyorlardır ve koça biz istemediğimiz sürece bize bir şey yaptıramazlar deyip Koçlarının arkasında durular. Bu sahnede Timo Cruz harika bir konuşma yapar ve Koça ‘Hayatımı Kurtardınız’ der. Richmond kazanmaya devam eder ve finale kalırlar. Final de Amerika’nın en iyi lisesine son topta mağlup olan Richmond şampiyon olamaz fakat geçen sezon berbat bir halde olan takımın bu sene final yapması mucizevi bir olaydır Koç Carter amacına ulaşmıştır o disiplinsiz, serseri çocukları birer ‘adama’ çevirmiştir. Filmin sonunda öğrencilerin gelecekte nerede olduğu gösterilir ve hepsi gerçekten hayallerine ulaşmışlardır.^[3]

ABD filmi ile ilgili bu madde taslak seviyesindedir. Madde içeriğini genişleterek Vikipedi'ye katkı sağlayabilirsiniz.